terminler 'amazing' Asya'da direniyor...#direnyollar

Sanmayin ki yol maceralarimiz bitti...biz hala Asya maceramizin en guzel yerindeyiz...Teknoloji ile hic iyi olmayan aramiz buralarda da maalesef aynen devam ediyor.Alinmasinin ustunden bir yil gecmemis sevgili Asus netbookumuz artik tamamen sizlere omurluk hale geldi. Maalesef bu yuzden, yuzlerce sayfalik nota donusen gunluklerimi sanal ortama aktaramiyorum...

Hastalik, hirsizlik, Koh Rong adasindan ayrilis, yeni ada, the beach, ret olan Laos vizesi, sonu gelmeyen Malezya yollari, yeniden yollar, maceralar ulkesi Tayland... yanlis kararlar, yeniden yollar... geriye donus derken 11. ayimizi geride biraktik 'amazing' Asya'da....

Hayallerinde, paranin bi onemi yok....zenginlik, fakirlik baglamiyor hayallerinin ufkunu... Ama mallesef hayaller gercege donusunce... Para geliyor, bas koseye oturuyor... Yola cikmadan biriktirdigimiz belli bi miktar paramiz ve gelecek ev kiramiz vardi bizim icin de bas kosede, hayalimizi gercege donustururken... Ama isteee...masal gibi bi hayal ya bu.... kotulukler, engeller, canavarlar eksik olmuyor.....  7 aydir gelmeyen ev kiramiz, bizim masalimizi yasamamizi suan icin sekteye ugratsada, yeniden yollara dusmeyi imkansiz kilsada, biz henuz vazgecmis degiliz...

Aslina bakarsaniz Muson yagmurlari da suan hareket etmeyi cok zorlastiriyor Asya'da. 'Low season' olarak adlandirilan bu aylarda, yapilacak en guzel seyi yaptik bizde... Kambocya'nin Sihanouk ville adli sahil kentinde, aylik 100 dolara bi oda :-) tuttuk icinde mutfagi olan... Calisiyoruz.... Aydin ayrica, ara da bi baskent Phnom Penh'de ve burdaki bar ve clublarda, Fullmoon partilerde DJ'lik yapiyor...( Hatta yildizi parladi unlu bile oldu diyebilirim..1 ay once gittigimiz Tayland'in Koh Phangan adasinda ve teknede bi grup İngiliz hayrani cikti...Aydin'i :-) turnede sandilar...) Bu gecelerden kazandigi para, yeniden toparlamaya calistigimiz gucumuze guc katsa da, dedigim gibi, low season'un tam ortasindayiz... Hersey durmus durumda :-) ..... Ama bizim keyifler hala yerinde....

Hergun yeni seyler ogreniyor, deneyimliyoruz.... Su siralar dibine kadar calistigim en buyuk yasam dersi 'Sabir'.....Her ne kadar yasadigimiz zorluklar zaman zaman siksa da canimizi, keyfimiz dokunulmaz... Henuz vazgecmis degiliz ciktigimiz bu yolculuktan.... #direnterminler.....#direnyollar..

Koh Rong-Ada hayatımız... Part1

Bu seferki tembelliğim 40 günü bulmadı... 'Tembellik değil, iş yoğunluğu' deyip, kendimi aklamaya çalışacağım... ama hayır bunu yapmayacak, tembellik yaptığımı kabul edeceğim... Ve bunu bugün yayımlayacağım yazı ile telafi etmeye çalışacağım kendi çapımda....Bir nevi kendime bir 'özür'...

Koh Rong adasında yaşamaya başlamamızın üzerinden 3 ay geçti.... Kamboçya için aldığımız 2. 1 aylık vizemizin sonuna yaklaşıyoruz. 9 Şubat'a kadar tekrar ülkeye giriş çıkış yapmamız gerekiyor. Yine Tayland üzerinden giriş-çıkış yapmayı planlıyoruz ülkeye, ama bu sefer kuzeye doğru gideceğiz, vize işlemlerinin daha sorunsuz olduğu bir sınır kapısı deneyeceğiz...

Tayland'ın güneyini az da olsa keşfettikten sonra, yönümüzü kuzeye, Tayland'ın üniversiteleriyle ün yapmış şehrine, Chiang Mai'ye çevirdik.... Yine uzun, ama upuzun bir yolculuk ve bol macera bizi bekliyor.... Umarım bu sefer adaya dönerken, 3 ya da 6 aylık vize almayı başarabiliriz... 

Vize durumu bilgilerinden sonra asıl yazı konusuna geçelim...

Bugün, artık ülkemizden uzak, hem de bu kadar uzak bir ülkenin, küçücük bir adasında yaşamaya başlamamızın üzerinden 3 ay geçti... Henüz bulunduğumuz adayı, insanlarını keşfetmemiz bitmediyse de, bu süre, bloğuma Koh Rong'u yazmam içi yeterli bir süre....

Koh Rong adası Kamboçya'nın Sihanouk ville şehrinin etrafındaki 15 adadan sadece biri.... Koh Russey, Koh Preus, Koh Tas, Koh Rong Samloem, Koh Kon bu adalardan bir kaçı ( bu arada 'Koh', ada anlamına geliyor).

Bizim yaşadığımız Koh Rong adasının, ana karaya olan uzaklığı 2 saat...Taşımacılık teknelerle yapılıyor....Her sabah saat 10'da ve öğleden sonra 16:00'da, gezginlerin, turistlerin adaya ulaşımı sağlanıyor. 

Adanın büyüklüğü 78 km2... Ada üzerinde Koh Tuich, Dam Dkeuw, Prek Svay ve Sok San isimli balıkçı köyleri bulunuyor... Bu köylerde yerel halk yaşıyor, ve balıkçılıkla hayatlarını devam ettiriyorlar... Biz henüz maalesef yerel bir balıkçı köyüne gidemedik.. Adada yol olmadığı için ancak ormanın içinden  trekking yapılarak gidilebiliniyor balıkçı köylerine.

Daha önce bir kaç bayan arkadaş, böe bir maceraya başlasak da, maalesef  'yemediğinden' başaralı olamadık ve bu çok merak ettiğimiz köyleri henüz keşfedemedik....

                                     

Hatırlarsanız adadaki ilk iş maceramız Coco Bungalows'da başlamıştı....

Coco'da, bu şirin yerinin yapımı sırasında, biz de çalışarak , az da olsa çorbaya tuzumuzu attık... Boya, dekorasyon işlerinde, ben... Vernik, temizlik işlerinde Aydın bayaaa ter döktük aslında... Adadaki ilk odamızda sarı-kırmızının yanyana geldiği pencereli oda...Bizden sonra bu oda da Barış ve Yeşim kaldı, ve bu muhteşem güzel çiçek süslemelerini de tüm bahçeye onlar yaptı.......

Fethiye'de yaşayan, müzisyen arkadaşlarımız, Yeşim ve Barış, hem müzikleriyle, hem de dostluklarıyla bize çok güzel geldiler.... Yeşim'in muhteşem bir sesi var.... ( bu arada müzisyen Rio ve Samaya'dan bahsetmiştim daha önceki yazımda.... 

İşte Barış ve Yeşim , Rio'ların bize bahsettikleri, ve 'Bir gün ada da tanışacaksınız' dedikleri müzisyen çift. 

Birbirlerini Fethiye'den tanıyorlar, Türkiye'de bir çok kez birlikte aynı sahneyi paylaşmışlar... Müziğin biraraya getirdiği bu güzel insanların videolarını; www.groupshadow.net. İnanın bana onları aynı sahnede dinlemelisiniz... . 

Bir kaç gün önce onları, büyüleyici Angkor Wat tapınaklarının olduğu şehire Siem Reap'e uğurladık, 'tekrar yollarda görüşmek üzere' diyerek....

Barış ve Yeşim ile birlikte harika 1 ay geçirdiğimizi söyleyebilirim.... Bunlardan en unutulmaz olanı da katıldığımız ada düğünüydü... Koh Rong Dive Center'da çalışan Dov ve dalış ekibinin mutfağında çalışan Pa'nın düğününe birlikte katılarak, sanırım hayatımızda en eğlendiğimiz düğünlerden birine iştirak etmiş olduk.

En çok çocukken dayımın düğünün de , bir de kendi düğünümde eğlenmiştim (pek hatırlamasam da :) ) .... İşte bu çılgın düğünde 3. oldu.... Bu düğün yaşadığımız adadaki yerel halkın eğlencesini, adet ve örfünü, gelinini damadını görmek, gözlemlemek için öyle güzel ve anlamlı oldu ki...

NELER OLDU NELER????

En son bloğumuzu güncellediğimizden bu yana yine 40 günü geçmiş.... Bu 40 gün de hayatımız da yine o kadar çok şey değişti ki... Maceralarımız ve sürprizler tam gaz devam ediyor... Yolumuz gerçekten bambaşka bir yöne kaydı... Peki keyifli miyiz??? Hem de çoook... 

Kamboçya'nın Koh Rong adasında ki yerleşik yaşamımıza devam ediyoruz... Hatırlarsanız 1 aylık Kamboçya vizelerimizi, 50 Dolar karşılığında 1 ay daha uzatmıştık. Para karşılığında, turist vizesini, uzatma hakkı tek seferlik olduğu için, bu süre zarfında (yani 40 günlük zaman diliminde) Tayland-Bangkok'a 4 günlük vize yenileme maceramız oldu... Açıkçası Taylanda ki kötü değişimden ve Bangkok'un pahalılığından adeta kaçarcasına geri döndük adamıza... Bangkok da ki müzik ziyafetlerimiz ve Kızıldereli Papa ile tanışmamız en büyük kazancıydı bu yolculuğun diyebilirim... Koh Rong'dan, Bangkok'a Kamboçya- Koh Kong üzerinden gelip gittik, en berbat yolculuk en zorlu, en kandırmacalı sınır geçişiydi diyebilirim. 

Adamız Koh Rong'a geri döndüğümüzde gerçekten mutluyduk.... Adaya döndükten günler sonra çoook çok ani bir kararla adadan ayrılmaya, Kamboçya'nın diğer şehirlerini gezmeye karar verdik..... veee adaya elveda dedik.... Kendisinin müsadesi olursa, ilerleyen zamanlarda bloğumuzda ondan ve hayatımda duyduğum en ilginç hikayeden bahsetmek isterim, ama önce müsadesi lazım.... İşte bu güzel insan... yine tüm planlarımızı değiştirtti bize... Bize sunduğu teklif 'Hayaldi gerçek oldu dedirtecek cinstendi'.... Ada da ki güzel günlerimiz yeni açılan bir başka işletmede  devam ediyor.... Terminator ailesi muhteşem Bamboo Bungalowların işletmeciliğini yapmaya başladı.... TERMINATOR AĞAOĞLU 'HAYALDİ GERÇEK OLDU' diyor....

KOH RONG - KAMBOÇYA

Aslında yazacak anlatacak çok şey vardı. Ama tembellik yapıp, günlük notlarımı bir türlü temize geçirme fırsatı yaratmadım kendime… Eee böyle olunca da konular, olaylar güncelliğini yitirdi, bu da açıkçası yazma isteğini hep erteletti bana… Ama kendime sözüm var, yarım bırakmayacağım, tüm yazılarımı biteceğim …

En son yazımdan bugüne hala Kamboçyadayız...Hatırlarsanız kabus başkent Phnom Penh’den biran önce kaçma düşüncesindeydik… Ama başımıza gelen talihsizliklerden dolayı 9 gün kalmak zorunda kaldık, maalesef kaçamadık… Ama bugün iyi ki kalmışız diye düşünüyoruz,  çünkü hiç beklemediğimiz bir fırsat çıktı karşımıza bu sürede…

Laos vizesini Türk olduğumuz için Phnom Penh’den alamayacağımızı, ancak Bangkok’dan alabileceğimizi öğrendiğimizde şoka girdik diyebilirim… Tüm planlarımızı tekrar yapmamız gerekti… Laos'a Kamboçya üzerinden girmekten vazgeçip, Tayland'a gitmeye karar verdik ve 3 aylık Tayland vizesine başvurduk. Bir sürü alavere dalavere ve 4 günlük bir beklemenin ardından nihayet 120 dolara (2 kişi) 3 aylık Tayland vizelerimizi alabildik… İşte tam bu sırada , yani vizelerimizi aldığımız gün, üye olup, gezimiz için bilgiler topladığımız, sürekli takip ettiğimiz  bir sitede Kamboçya’nın Koh Rong adasında;  bungalow- dalış okulu- acente işleten  bir Türkle tanıştık....

Phnom Penh’in pahalılığı bütçemizi baya bir satsıntıya uğrattığı için Siem Reap’e geri dönüp geri kalan 10 günümüzü orada geçirip Tayland’a gitmeyi düşünüyorduk ama hep bir acaba vardı içimizde. Siem Reap’i hem görmüştük hem de aklımız açıkçası güneyde bir sahil kenti olan Sihanouk ville'deydi. Şimdi düşünüyorum da eğer o sitede o Türkle karşılaşmasaydık  emin adım atmak isteyecek, Siem’e geri dönüp, oradan da Tayland’a geçecektik…. Ama yol gerçekten de sürprizlerle doluymuş, daha yola çıktığımız 2 ay bile olmamışken hayalini kurduğumuz bir fırsatın önümüze çıkması, bize bir kere daha ‘ ‘şansımız yollarda’ dedirtti. 

Bugün Kamboçya’nın Koh Rong adasındaki 22. günümüz… Terminler  güzel bir iş bulup bir süreliğine yerleşik yaşama geçti.…  Özgürlüğün bir parçası bu olsa gerek ki; hiç bir ana hiçbir zamana göre plan yapmıyoruz. Bir planımız yok, şu kadar kalırız bu kadar kalırız diye düşünmüyoruz…  Yola çıkarken, gönlümüzü, ufkumuzu açtık olabildiğince. Sadece gönlümüzü dinleyerek karar vereceğiz bizim olan zamana… Hayatımız basitleşsin  her şey daha gerçek olsun istiyorduk… İşte bu hayalimiz gerçekleşti bu adada… Hayatımız en basit noktaya indi … 2 şort- 2 t-shirt ile geçiriyoruz günlerimizi. Elektrik, su, yol olmayan, henüz yerleşimin yeni başladığı, insanların mutlu ve tembel olduğu cennet bir adadayız.....

 Koh Rong adası Kamboçya’nın Sihanouk ville  şehrine feribotla iki saat….Bembeyaz kumsalları olan, palmiye ağaçlarının çevrelediği, berrak denizi ile henüz yerleşimin çok yeni olduğu adada, yerli halk , turistle, turizmle yeni tanışıyor. 

Sıcak bir duşa, wc’ye hasretimiz o kadar büyük ki…. ama öyle güzel bir hasretlik ki bu….En basit gördüğün şeylerin değerini, kıymetini öyle dank diye gösteriyor ki insana. Ayrıntının basitlikte gizli olduğunu, teferruatın  sadece kaos yarattığını, zihin- beden bulandırdığını yaşayarak anlıyorsunuz…

Adada toplamda 14-16 işletme var. Bunlardan en güzel locationa sahip yer de çalışmaya başladığımız; Coco Bungalows….Ormanın içinde 15 bungalowlu, bu harika yeri ve neler yaptığımızı ayrı bir yazıda anlatacağım. 

 Cennetin öpücüğü bu ada da güzel, sade, basit ve mutlu  yaşıyoruz….